Portakal Bahçesi’nde açan (L)avantalar

5’li çetenin personeli sindirme, idari yapıyı fetö usulü metotlarla şekillendirmesi daha önce de gündeme gelmişti. Bu faaliyetleri birçok birimde görülmüştü ama bir tanesi var ki her şeylerini tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Olayın kahramanı Büyükşehir Belediyesi’nden 5’li çete eliyle Toroslar’ın park bahçeler müdürlüğüne getirilen Sinan Berk. Kendisi CHP’li olan ve bunu da paylaşımlarıyla açıkça belli eden, gizleme ihtiyacı hissetmeyen bir isimdi. Ayrıca Büyükşehir Belediyesi’ndeyken de mevsimlik çiçek alımlarıyla da daha önce kamuoyunda gündeme gelmişti. Görevine başladıktan sonra 5’li çeteye tam biat ettiği için kendi şirketinden yaptığı çiçek alımları, eşinin eczanesinden yapılan ilaç ve malzeme alımları göz ardı edildi. Bu işlerin resmi süreçlerde imzacılığını da 5’li çetenin belediye noteri Şeyda Gülden yapıyor. Daha sonra 5’li çetenin yaşadığı en büyük kriz olan Çağrı Ünel süreci başladı. Görevden alındıktan sonra 5’li çetenin kolluk kuvveti olması amacıyla çeteye dahil edilmeye çalışılması sürecinde maşa olarak kullanıldı. Park Bahçeler müdürlüğün birçok işi yüksek meblağlarla verilmeye başladı. Mermer işleri, park onarımlar ve meşhur Portakal Bahçesi işi. Kontrolü kaybettiğini geç fark eden Sinan Berk, işleri prosedüre uydurmak isteyince çeteye problem yaratmaya başlamış oldu. Önce kendi fabrikasından aldığı lavantaların evrakları askıda bırakıldı imzalanmadı. Sonra ödemeler durdu. Sonrasında işlerle ilgili sorunları yüksek sesle dile getirmeye başlayınca ayağından vuruldu, aile meselesi dendi ve üzeri kapatıldı. 5’li çetenin talimatıyla yaptığı bir iş olan su deposu işi kendisine şantaj malzemesine çevrilerek görevden alındı ve sürgün edildi. Sonrasında yerine alelacele alakasız bir birimde idareci olan Yunus Emre Kahraman atandı. İşler bir süre devam etse de Çağrı Ünel planının akıbeti bütün kamuoyunun bildiği bir gerçek. Devletin bir kurumunun bir çetenin elinde nasıl oyuncak hâline geldiği acı bir gerçek olarak gözler önüne serildi.